Uluslararası Boğaziçi Sinema Derneği ve İstanbul Medya Akademisi iş birliğiyle düzenlenen, 7. Boğaziçi Sinema Şenliği başladı. Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü’nün dayanağıyla hayata geçirilen, Anadolu Ajansı’nın (AA) Küresel Bağlantı Ortağı olduğu şenliğin açılış programı, Grand Pera Emek Sahnesi’nde gerçekleştirildi.
LOS ANGELAS’TA TÜRK SİNEMALARI FESTİVALİ
Festival Lideri Ogün Şanlıer, yaptığı açılış konuşmasında, şenlikte bu yıl da sinema dünyasının değerli isimlerini ağırlayacaklarını söyledi. Şenliğe olan ilginin ağır olmasında dolayı memnunluğunu lisana getiren Şanlıer, şunları kaydetti: “Buraya gelmeden evvel aldığım bilgiye nazaran yaklaşık 6 salonumuzdaki sinema gösterimlerinin biletleri tükenmiş. Bu da dolulukların çok güzel düzeyde olduğunu gösteriyor. Bundan dolayı de ayrıyeten keyifli olduk. Boğaziçi Sinema Şenliği’ni daha da üstlere taşımak ve ülkemizin farklı açılardan da kültür sanat dünyasına katkılar sunabilmesi ismine Boğaziçi Kültür Sanat Vakfını kurmuş bulunmaktayız. Biz bir yandan sinema şenliğini yaparken bir yandan da Hollywood’da Los Angeles Türk Sinemaları Şenliği’ni yapacağız. Kasım ayında olacak bu şenlik. Oradan dönüşte de vakfımızı sizlerle buluşturmuş olacağız.”
7. YILA ÖZEL SİNEMA SEÇKİSİ
Festivalin Artistik Yöneticisi Emrah Kılıç da sinemaseverlerin ilgisinin kendilerini heyecanlandırdığını lisana getirdi. Bu sene 7. yıla özel bir seçki oluşturduklarını söz eden Kılıç, sinemaların içerisinde geçen 7 sayısına odaklandıklarını belirtti.
Kılıç, üç kült sinemayla bu türlü bir seçki oluşturduklarına işaret ederek, “7. yılımıza özel boğazın renklerini içine alan bir afişle çıktık bu yıl. Ayrıyeten yeni de bir sloganımız var. Bu yılki sloganımız ‘İstanbulun Festivali’. Zira kendisini İstanbul’la özdeşleştirmiş, daha da fazla özdeşleştirmek isteyen bir festivaliz. Birçok ünlü ismi ağırlıyoruz. Bunda İstanbul’un da hissesi var. İstanbul üzere bir marka sayesinde aslında böylesi büyük işleri gerçekleştirebiliyoruz. Ayrıyeten bu bağ alışılmış ki karşılıklı. Biz de İstanbul’a bu vesileyle kıymet katmaya çabalıyoruz” diye konuştu.
Beyoğlu Belediye Lideri Haydar Ali Yıldız ise Beyoğlu’nun sinemanın, kültürün ve sanatın kalbi olduğunu vurgulayarak, “Bundan sonra Beyoğlu’nda daha çok kültür ve sanat konuşulacak ve bu manada Boğaziçi Sinema Şenliği’nin Beyoğlu’nda yapılmasını önemsiyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
Sinemanın tesir gücü yüksek bir sanat kolu olduğuna dikkati çeken Yıldız, gelecekte daha çok tarihî sinemaların yapılmasının ve Türk tarihinin sinemanın lisanıyla anlatılamsının kıymetli olduğunu söz etti.
“HİKAYELERİMİZ BİZİ BİR ORTAYA GETİRİYOR”
Konuşmaların akabinde Şenlik Lideri Şanlıer, Milletlerarası Uzun Metraj Sinema Yarışı Heyet Lideri, Filipinli direktör Brillante Ma Mendoza’ya “Onur Ödülü” takdim etti. Mendoza, ödül konuşmasında Türk sinemaları ve Türk sinema yapımcılarının dünya çapında bir üne sahip olduğuna değinerek, “Burada bulunmaktan ve bu onur mükafatını almaktan ötürü çok gurur duyuyorum. Dünyanın çok uzak bir yerinden ve farklı bir kültüründen buraya geliyorum ancak biliyorum ki sinema bizi bir ortaya getiriyor. Öykülerimiz bizi bir ortaya getiriyor. Zira sinemanın sanatsal istikameti insanları bir ortaya getiriyor.” tabirlerini kullandı.
tkinlikte, 7. Boğaziçi Sinema Şenliği’nin tanıtım sineması ile İstanbul Boğazı Belediyeler Birliği’nde bulununan Sarıyer, Üsküdar ve Beykoz belediye liderlerinin imajlı bildirileri da paylaşıldı.
AÇILIŞ SİNEMASI THE SPECIALS
Açılış aktifliğinin akabinde Olivier Nakache ve Eric Toledano’nun direktörlüğünü yaptığı, başrolünde Vincent Cassel’in yer aldığı The Specials sineması Türkiye’de birinci kere gösterildi. Senaryosunda Eric Toledano ve Olivier Nakache imzası bulunan sinemanın yapımcılığını Nicolas Duval Adassovsky üstleniyor. Antoine Sanier’in imaj direktörlüğünde çekilen “The Specials”ın konusu şöyle:
“Bruno ile Malik, yirmi yıldır farklı bir dünyada yaşamaktadır, otizmli çocuklar ve gençlerin dünyasında. Civciv Yuvası ve Sığınak isimli sivil toplum kuruluşlarını yöneten iki arkadaş, alt bölümlerden gelen gençleri, öbür tüm kurumların ilgilenmeyi reddettiği inanılmaz hallerde bakıcılık yapacak formda yetiştirirler. Bu sıra dışı iki adamın, dışarıdan kolay kolay anlaşılmayacak, istisnai bir paydaşlığı vardır.” Yerli ve yabancı 83 sineması sinemaseverlerle buluşturacak 7. Boğaziçi Sinema Şenliği, 25 Ekim’de sona erecek.