California Üniversitesi’nden Zeke Hausfather liderliğindeki takımın, sonuçları “Geophysical Research Letters” mecmuasında yayınlanan çalışması, iklim bilimcilerin 1970 ile 2007 ortasında dünyadaki iklim sistemi konusunda sağlam bir temel anlayışa ve sera tesiri yaratan gazlarda süregelen artışa nasıl cevap vereceğini tasarlama kabiliyetine sahip olduğunu doğruladı.
Çalışma kapsamında 1970’lerden başlayarak 2007’ye kadar yapılan 17 iklim modellemesinin doğruluğu incelendi. Bunlar ortasında, 1988’de insan kaynaklı global ısınmanın tesirleri konusunda ABD Senatosu’nda söz veren eski Amerikan Havacılık ve Uzay Ajansı’nın (NASA) iklim bilimcisi James Hansen liderliğinde 1981 ve 1988 yıllarında yapılan modellemelerin de yer aldığı aktarıldı.
Hausfather, 17 modelden 14’ünün gerçekte yaşananlar ile ayırt edilemez biçimde benzeştiğini ve global ısınmayı yanlışsız öngördüğünü belirterek, “İklim modelleri, 1970’lerde yayınlananlar bile dikkate bedel biçimde âlâ iş çıkarmış.” değerlendirmesinde bulundu.
İspanya’nın başşehri Madrid’de pazartesi günü başlayan Birleşmiş Milletler (BM) İklim Değişikliği Taraflar Konferansı’ndan (COP25) bir gün sonra, Dünya Sıhhat Örgütü (DSÖ) iklim değişikliğine yönelik yeni raporunu açıklamıştı.
DSÖ’nün 101 ülkede yaptığı araştırma sonuçlarına nazaran hazırlanan raporda, pek çok ülkenin iklim değişikliğine karşı hazırladıkları planları hayata geçirmediklerinin altı çizilmişti.
İklim değişikliğinin, çok sıcaklıklar, gerilim, kolera ile sıtma dahil sivrisinek kaynaklı hastalıklarla insan sıhhatine direkt ziyan verdiği tabir edilen raporda, bu sorunun potansiyel olarak “21’inci yüzyılda en büyük sıhhat tehdidi olabileceği” uyarısı yapılmıştı.