Türk pop müziğinin duayen sanatkarı Erol Evgin, 50. Sanat Yılı Konserleri Türkiye turnesinin Ankara’daki finalinde, unutulmaz bir müzik şöleni sundu. Evgin, 50’nci sanat yılı kapsamında düzenlediği konserlerin finalini 3 bin 500 kişilik Congresium’da gerçekleştirdi. Erol Evgin, konser öncesi 50 yıllık sanat hayatını ve bu kapsamdaki konserlerine ait açıklamalarda bulundu.
Müzik serüveninin 1969’da Sen ve Eski Günler müziklerini seslendirdiği 45’lik plakla başladığını anımsatan Evgin, 7-8 yıllık arayış devri içinde 9 farklı 45’lik plak yaptığını anlattı. 1976’da İşte O denli Bir Şey ve Sevdan Olmasa müzikleriyle Çiğdem Talu ve Melih Kibar ile plak çıkardıklarını, kelam konusu ikiliyle 8 yıl birlikte çalıştıklarını tabir eden Evgin, bu yapıtların Türk pop müziğinin tepe müzikleri olduğunu söyledi.
Sanat hyatı boyunca, müzik dışında öbür sanatlarla da sevenlerinin karşısına çıktığını vurgulayan Evgin, şöyle devam etti: “Sahne müzikalleri yaptım, Paylı Mükemmeller Kumpanyası ve Şen Sazın Bülbülleri. Üç tane sinema sineması çektim. Arabeskin hükümran olduğu yıllarda, biraz kenara çekildim. Mimarlık yaptım, eşim de mimar. 20 yıl mimarlık yaptık. O ortada uzun soluklu televizyon gösterileri yaptım. 2005’te Melih Kibar ortamızdan ayrılınca ben klasikleşmiş müziklerimizi koleksiyon albümler olarak çıkardım. Ondan sonra da sahne çalışmalarına tekrar başladım ve bugüne geldik. Müzik hayatım, sanat serüvenim başlayalı 50 yıl olmuş. Rüzgar üzere geçti sineması var ya. Gerçekten o denli benim için. Bir yere çıkmak, merdivenleri çıkmak, tepede olmak, doğal ki çok sıkıntı lakin orada kalabilmek ve bunu sürdürebilmek çok değerli. Başarıyı sürdürmek yaptıklarınız kadar yapmadıklarınızla da oluyor. Birtakım size uymayan şeyleri yapmıyorsunuz, ince eleyip sık dokuyorsunuz. ‘Bu projede ben yer almasam’ diyorsunuz, ‘bana yakışır, bana yakışmaz’ diyorsunuz. O sayede sizi seven insanlarda hayal kırıklığı yaratmadığınız sürece ürdürebiliyorsunuz başarıyı. Ben de bunu yapmaya çalıştım kendimce”
Müziğe başlarken bu serüvenin 50 yılı aşkın müddet Türk halkı tarafından sevileceğini o periyotta hiç aklına getirmediğini paylaşan Evgin, çocukluğundan, gençliğinden itibaren dünya starları üzere güzel seviyede müzik söylemeyi istediğini lakin uzun yıllar sürdürebileceğini düşünmediğini anlattı. Erol Evgin, “Biz çok şanslıyız. Türk halkı müziksever bir halk. Türkülerden, ninnilere ve ağıtlara kadar daima müzikle yaşayan bir halkımız var ve halkıma layık olmaya çalıştım. Düzgün ve kaliteli geçti 50 yıl. Müziğe başlarken, 50 yılı aşkın müddet yapabileceğimi düşünmedim” dedi.
Türkiye’nin şehirleşirken kentin türküsü ve folklorunu da içine alan tanınan müziğinin oluştuğunu, bugün en çok dinlenen, izlenen müzik olarak müzik tarihindeki yerini aldığını belirten Evgin, “Ben, Türk pop müziğinin birinci emeklediği günlerde, o müzikle olduğum için kendimi memnun hissediyorum. O müziğin gelişmesi ile ben de büyüdüm, birlikte büyüdük. Daha çok uzun yıllar, tanınan müzik renk değiştirecek ve diğer şeyler olacak lakin kentin türküsü susmayacak diye düşünüyorum.” değerlendirmesinde bulundu. Türkiye’nin her vilayetinde sayısız konserler verdiğini belirten Evgin, seyircisine gücünü yıllardır eksiltmeden yansıtabilmenin sırrının ruh ve beden sıhhatini korumak olduğunu söyledi. Evgin, kelamlarını şöyle sürdürdü: “Yaptığınız işe de ruhunuzu ve vücudunuzu eşit oranda koyduğunuz vakit seyircinin aldığı güç büyüyor. Benim şovlarımın, konserlerimin her saniyesi düşünülerek hazırlanır lakin maceraya da açıktır. Seyirciyle yapılan bir şey konser. Seyircinin coşkusuna, onların tepkilerine yanıt verecek halde devam eder. Alışılmış seyircinin ‘bir saniye önünde gitmek’ üzere bir prensibim var. Hiç o denli boşluklar yoktur, ‘şimdi ne yapalım, ne söyleyelim’ üzere durumlar benim gösterilerimde olmaz. Akıp, giden bir kurgudur. Beşerler konserden çıktıkları vakit ‘ne çabuk geçti’ hissini yaratabilmek çok kıymetli ve bedelli benim için. Bunun için uğraşıyorum. Bir de gösterilerimde çok eğleniyorum. Birlikte eğleniyoruz, müzikler söylüyoruz ve bazen gülüyoruz ve bütün hisleri birlikte yaşıyoruz. Fıkralarımız da var doğal onları da paylaşıyorum.”
Gençliğinde, ABD’de 1970’lerde piyasa çıkan klasik müzikleri dinlediğini ve özendiğini, sonrasında “Bizde de pop klasikleri olacak mı?” diye düşündüğünü belirten Evgin, “Ben de bunu gerçekleştirdim. Yıllardır lisanlardan düşmeyen yapıtları, Altın Düetler isimli iki albümde topladım. Çok hoş ve verimli bir çalışma oldu” dedi.
Altın Düetler 1’de 10 bayan sanatçı ile unutulmaz müzikler yorumladığını, bunlardan pop müziğin genç isimlerinden Sıla ve usta sanatçı Sezen Aksu ile yaptığı düetlerin ses getirdiğini aktaran Evgin, istek üzerine albümün ikincisini çıkardıklarını, Ajda Pekkan başta olmak üzere 12 bayan vokalle, 12 şarkıyı yorumladıklarını söyledi. Evgin, “Nil Karaibrahimgil ile Canım Benim müziğine klip çektik. Öteki kliplerle de albümü sürdürmeyi planlıyoruz” diye konuştu.
Konserlerden gülümseten anılar
rol Evgin, albümden müzikleri da yorumladığı 50’nci sanat yılı kapsamında tüm Türkiye’de konserler verdiğini, sevenlerinin ilgisi ve sevgisiyle karşılaştığını, pek çok gülümseten anıyı da biriktirdiğini söyledi. Evgin, birtakım anılarını duygulanarak şöyle aktardı:
-“Bodrum Antik Tiyatro’da kulis olarak kullandığımız konteyner var. Provadan sonra kulise çekildim, dinlenmek için. Konuklar de gelip ziyaret ediyorlar. Bir karı, koca bilet almak için geldiğindeki konuşmaları çok hoşuma gitmişti. Adam ‘biletler çok kıymetli 135 lira’ deyince, karısı da ‘Ama kaç yıllık Erol Evgin. Üstelik paklığa 150’den aşağı bayan gelmiyor’ dedi. Bunu sahnede anlatıyorum. Herkes gülüyor. Nitekim çok hoş anılar biriktirdim. Ege’de yaşlı, tatlı, başörtülü bir teyze yanıma geldi, şiveyle ‘Evdeki ışıklar bir bir yanarken, bendeki karanlığı nereden biliyon’ diyerek sarıldı. Halkımız çok hoş ve samimi nitekim.”
“Ankara seyircisi bambaşkadır”
Son konseri Ankara’da yapmak istediğini, başşehrin kendisi için de çok özel olduğunun altını çizen Evgin, “Ankara’nın seyircisi apayrıdır. Kültür, sanat mevzularında çok eğitimli bir seyircisi vardır. Devlet Tiyatroları, Senfoni Orkestraları ile Ankara çok özel bir kenttir. Süper salonda konser vereceğiz. Konserimizin son konserini harika bir finalle Ankaralılarla yapalım istedik” diye konuştu.
2020’de sürpriz müzikal
50’nci sanat yılı konserlerini bitirdiklerini fakat gelecek yıl için müzikal tadında bir projeyi hayata geçireceğini, yeniden sevenleriyle sahnede gülecekleri, ağlayacakları bir proje olacağı muştusunu veren Evgin, “Milletimize selam ve sevgilerimi sunuyorum. 50 yıldır beni sahiplendikleri için şükran borçluyum” dedi.
Kerki-Solfej yapımıyla düzenlenen başkentlilerin ağır ilgi gösterdiği konsere, Yaşadım Yıldızlar Şahidimdir isimli müziğiyle başlayan sanatçı, konuklarını orkestra eşliğinde müzik seyahatine çıkardı. Erol Evgin’e Sevdim Bir Genç Bayanı, Delilah, Beyaz Yelkenli isimli müziklerinde Gökçe Sönmemiş’in koreografisi ile profesyonel dansçılar eşlik etti. Sanatçı, unutulmaz müziklerinin yanı sıra tangolar, türküler ve İzmir Marşı üzere yapıtları de seslendirdi. Sanatçı fıkralar, anıları ve ömründen öykülerle izleyenlere keyifli bir gece yaşattı. Erol Evgin’in çocukluk ve gençlik fotoğraflarından örneklerin sinevizyonla seyirciye sunulduğu konserde, “Aldım Başımı Gidiyorum” müziğinde, sanatkarlar Melih Kibar, Çiğdem Talu, Barış Manço, Adile Naşit, Emel Sayın, Zeki Müren, Gazanfer Özcan, Metin Akpınar, Nejat Uygur, Bedia Muvahhit ve siyasetçiler Turgut Özal, Bülent Ecevit, Rauf Denktaş ile fotoğraflar da ekrana yansıtıldı.
Çocukluk kahramanı ile tıpkı sahnede
Erol Evgin, konserin ikinci kısmını, konuğu Sıla ile Ateşle Oynama isimli müziğiyle açtı. Evgin, Sıla’ya “Sesiyle besteleriyle kalbiyle en sevdiğim sanatkarların başında geliyor. Onur verdin.” kelamlarıyla teşekkür ederken, Sıla ise “Çocukluk kahramanımla tıpkı sahneyi paylaşmak memnunluk verici. Onur duydum. Sizin açtığınız yoldan yürüyoruz.” kelamlarıyla Evgin’e olan sevgisini lisana getirdi. Erol Evgin’i izlemeye gelenler ortasında, 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ve eşi Semra Sezer, İsmet İnönü’nün kızı Özden Toker, torunu Gülsün Bilgehan ve eşi Mustafa Bilgehan da yer aldı.