Memur-Sen Genel Lideri Ali Yalçın, 3 milyon 200 bin memur ile 2 milyona yakın memur emeklisinin 2020 ve 2021 yıllarındaki mali ve toplumsal haklarının belirleneceği 5. Periyot Toplu Kontratı kapsamında hükümetin yaptığı artırım teklifine ait basın açıklaması düzenledi.
Hükümetin teklifi, toplu kontrat görüşmelerinin 16. gününde sunduğunu belirten Yalçın, “Kamu Patronun toplu kontrat masasına sunduğu ve kamuoyuna duyurduğu teklif; gecikmeyi unutturacak kadar vahim bir içeriğe ve eksikliklere sahip. Kamu Patronunun teklifi; ‘teklif gecikti’ siteminin ve yansısının ötesinde ‘teklif geçiştirildi’, ‘masa önemsizleştirildi’ ve ‘alın terimiz değersizleştirildi’ tespitlerini söz etmeyi ve buna dayalı reaksiyonları hayata geçirmeyi hem gerekli hem de haklı hale getirmiştir. Hükümetin masaya sunduğu birinci teklif; ‘Güçlü Türkiye imkansız’, ‘Büyük Türkiye anlamsız’ ve ‘Yeni Türkiye gereksiz’ fikri sabitinde debelenenler dışında hiç kimsenin aklına yatmaz, gönlünü rahatlatmaz” diye konuştu.
Hükümetin masaya 2020 yılı için yüzde 3,5+3 ve 2021 yılı için yüzde 3+2,5 artırım teklifi sunduğunu hatırlatan Yalçın, bu oranların hükümet tarafından deklare edilen enflasyon iddia ve beklentilerine uygun olmadığını söz ederek, “Hükümetin teklifi, faiz oranlarındaki düşmeyi, kurdaki aşağı istikametli hareketi, elektrik, doğal gaz ve öteki kimi temel eserlerin fiyatlarındaki üste yükselişi doğrulamıyor ve bilakis yok sayıyor. Siyasi irade, toplu pazarlık masasına, kamu görevlilerini refaha kavuşturma değil cefayla buluşturma teklifi sunduğu görmeli, teklifin eksiklerini ve kusurlarını da bir an evvel gidermelidir” biçiminde konuştu.
Hükümetten gelen birinci teklifin manasının 2020 için yıllık toplamda yüzde 6.60, 2021 için yıllık toplamda yüzde 5.57 oranın da artırım yapılması, iki yıllık toplamda ise yüzde 12,54 oranında maaş ve fiyatlara artış yansıtılmasının teklif edilmek olduğunu söyleyen Yalçın, “Bu durumda kamu görevlilerine ve onların yetkili temsilcisi pozisyonunda konfederasyona ve sendikalara, ’2020’de maaş ve ücretlerinize enflasyon beklentisinden daha düşük oranda artırım yapılmasını kabul edin. Şekere, elektriğe, doğal gaza tek seferde yüzde 15 artırım yapıldı lakin maaş ve ücretlerinize dört seferde yüzde 12’nin biraz üzerinde artırım yapılmasını olağan kabul edin’ deniyor” tabirlerini kullandı.
“Memuru enflasyona ezdirmeyiz” vaadinin hükümet tarafından öncelikle teklif bandında korunması gerektiğini vurgulayan Yalçın, “Hükümetin birinci teklifinin 2020 ve 2021 için sırasıyla Merkez Bankasının beklenti anketindeki yüzde 13,9 ve yüzde 9,5 oranları dikkate alınarak şekillendirilmesi ve masaya getirilmesi gerekirdi. Hükümetin masaya sunduğu birinci teklifte ek göstergeden, kademe derece sınırlamasının kaldırılmasına, kontratlı işçinin takıma geçmesinden, kılık-kıyafet yasağının kaldırılmasına, gelir vergisi mağduriyetinin son bulmasından dayanışma aidatı ve toplu mukavele ikramiyesine, lokal idare seçimleri sonrası iş garantisine ve sendikal haklara yönelik akınlardan keyfi ve eziyet edici süreksiz görevlendirmeye genel toplu mukavele kapsamındaki birçok bahis başlığı hiçbir formda dikkate alınmamış” sözlerini kaydetti.
Hükümetin sunmuş olduğu teklifin içerdiği oranlar uzunluğuyla yetersizlikle ve adaletsizlikle malul olduğunun altını çizen Yalçın, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bu teklif, Yeni Türkiye’yi görme, Büyük Türkiye’yi yansıtma, Güçlü Türkiye’yi yaşatma noktasında maluldür. Bizler, kamu vazifelilerinin standardını yükseltecek, sıkıntılarını küçültüp bitirecek teklif beklerken karşımıza çıkan teklif ‘vaat ettiği standart düşük, ürettiği skandal büyük’ niteliktedir. Bu teklifin tamamlanmaya, eklerle zenginleştirilmeye muhtaçlığı var. Patron ve emek kesitini birbirinden uzaklaştıracak bu teklifi bir kenara koyup uzlaşmayı sağlayacak yeni bir teklif için kâfi vakit, bu teklifin maliyetini karşılayacak bütçede imkan var olduğuna inanıyoruz. Biz, eski Türkiye’nin vehimlerinden beslenen değil Yeni Türkiye’nin inancına yaslanan bir teklif istiyoruz.”