Tunceli’de 2 bin civarında yapıtla kapılarını ziyaretçilerine açmak için gün sayan Tunceli Müzesi, kentin binlerce yıllık tarihini gözler önüne serecek.
Son yıllarda yapılan yatırımlarla turizm, su, tabiat sporları ve kültür kenti olarak anılan kent, turizm potansiyeline güç katacak müzede ziyaretçilerini ağırlamak için hazır.
Restore edilerek müzeye dönüştürülen tarihi kışla binası, Avusturya ve Almanya mimarisiyle tasarlandı. 1937 yılında tamamlanarak hizmete açılan bina, 1949’a kadar askeri kışla olarak kullanıldı.
Maliye Bakanlığına 1949’da devredilen ve 2015 yılına kadar 65 ailenin kaldığı memur lojmanları olarak kullanılan bina, 2005’te “erken Cumhuriyet periyodu yapısı” özelliği göstermesi münasebetiyle Kültür Varlıklarını Muhafaza Bölge Şurası tarafından tescillendi.
MÜZEDE “ALEVİLİK” ÜZERE KISIMLAR YER ALACAK
Yaklaşık bin 800 metrekare avluya sahip 5 bin 805 metrekare alandaki 4 bloktan oluşan yapının müzeye dönüştürülmesi için 2015’te başlatılan onarım çalışmaları tamamlandı.
Kentin yazılı ve kelamlı tarihi ile doküman, evrak ve fotoğrafların bulunacağı müzede, “kütüphane”, “Alevilik”, “arkeoloji” ve “etnografya” kısımları yer alacak.
Müze Müdürü Kenan Öncel, Tunceli’nin son yıllarda turizm açısından kıymetli bir sıçrama yaşadığını söyledi.
Her geçen gün kenti ziyaret eden yerli ve yabancı turist sayısının arttığını tabir eden Öncel, şöyle konuştu:
“Müzemiz kentimizin merkezi, kalbi denebilecek bir noktada kurulmakta. Bu nedenle vilayetimize gelecek ziyaretçilerin birinci uğrayacağı alanlardan biri olacağını ve cazibe merkezi haline dönüşeceğini varsayım ediyoruz. Vilayetimizdeki turizm parkurunun birinci ayağını bu müze oluşturacak. Müzemizin, kentin tanıtımına, dışarıdan gelen insanların kültürel zenginliklerini görmesine vesile olacağını düşünüyoruz. Elbet ki müzemiz ülkemizdeki en özel müzelerden biri olacak.”
“TUNCELİ DEĞERLİ BİR COĞRAFYADA BULUNUYOR”
Araştırmalarda, kentin tarihinin binlerce yıl öncesine dayandığının belirlendiğini anlatan Öncel, müzenin ziyaretçilerini binlerce yıl öncesine götüreceğini lisana getirdi.
Tunceli’de yapılan tek hafriyat çalışmasının, 1968-1974’te ODTÜ koordinatörlüğünde yürütülen Keban Barajı kurtarma hafriyatları olduğunu belirten Öncel, “Önemli bir coğrafyada bulunan Tunceli, kuzey ile güney ortasında değerli bir geçiş noktası olmuştur. Bu açıdan bu kadar az çalışmayla bile bu kadar güçlü bir kültürünün olduğunu görmek bize ilerisi için heyecan veriyor” sözlerini kullandı.
Müzenin açılışı için gün saydıklarını bildiren Öncel, müzede yaklaşık 2 bin yapıtın sergileneceğini kelamlarına ekledi.