Cumhuriyetçi Senatör Marco Rubio tarafından sunulan ve Kongrenin her iki kanadından da geçen “Hong Kong İnsan Hakları ve Demokrasi Yasası” başlıklı tasarı, Cumhuriyetçi ve Demokrat Partiden tam dayanak aldı.
ABD basınında yer alan haberlerde, Lider Trump tarafından büyük ihtimalle imzalanacak olan tasarı, Hong Kong’daki şovlarda uygulanan şiddet ve insan hakları ihlallerinden sorumlu olan Çinli yetkililere yaptırım uygulanmasını öngörüyor.
Ayrıca, ABD Dışişleri Bakanlığından Hong Kong’un özerklik statüsünde değişim olup olmadığına ait yılda en az bir sefer rapor istenirken, Hong Kong ve ABD ortasında özel ticaret bağlantısı kurulması davetinde bulunuluyor.
ÇİN’DEN TEPKİ
Öte yandan kelam konusu tasarıya reaksiyon gösteren Çin idaresi, Trump’tan ilgili yasa tasarısını veto etmesini istedi.
Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Geng Shuang, düzenlediği basın toplantısında, yasa tasarısının hem Çin’in Hong Kong’daki hem de ABD’nin çıkarlarını baltaladığını söyledi.
ABD’yi Çin’in iç işlerine müdahale etmekle suçlayan Geng, “ABD’yi çok geç olmadan bu tasarının kanun haline gelmesini önleyerek, yanlışlarını durdurmaya ve Çin’in iç işlerine karışmamaya çağırıyoruz. ABD yanlış ataklar yapmaya devam ederse Çin muhakkak güçlü tedbirler alacaktır.” sözünü kullandı.
PROTESTOLARIN GELİŞİMİ
Hong Kong idaresi, “Şüphelilerin Çin ana karası, Çin’in Makao Özel İdari Bölgesi ve Tayvan’a iadesini kolaylaştıran” yasa tasarısını 3 Nisan’da parlamentoya sunmuştu.
Tasarının, Hong Kong’un özerk idare yapısı ve yargı bağımsızlığını zedeleyerek kenti, Çin merkezi idaresinin güdümüne sokacağını düşünen muhalefet, haziran başında kentte büyük kitlesel protestolar başlatmıştı.
Protestoların gün geçtikçe şiddetini artırması üzerine Hong Kong Baş Yöneticisi Carrie Lam, temmuzda tasarının “öldüğünü” açıklamış, şovların sürmesi üzerine 4 Eylül’de tasarının geri çekileceğini duyurmuştu.
Tasarı, 23 Ekim’de resmen geri çekilmesine karşın protestocular, “demokratik reform” talepleriyle hareketleri sürdürme kararı almıştı.
Göstericiler, tasarını geri çekilmesiyle protestoların “ayaklanma” olarak isimlendirilmesine son verilmesini, polis şiddetinin soruşturulması için bağımsız komite kurulmasını, tutuklanan protestoculara af çıkarılmasını ve kentte siyasi ıslahat sürecinin yine başlatılmasını içeren 5 talep öne sürüyor.